Boğaziçi Üniversitesi’ne seçimsiz ve kurum dışından Melih Bulu’nun atanması, iktidarın yıllardır sürdürdüğü politikaların geldiği son noktadır. Üniversitelerin özerkliğine bu saldırı üniversite bileşenleri tarafından kabul edilemez. İktidarın üniversiteler üzerindeki baskı, sindirme ve dönüştürme politikalarına karşı bizler öğrencisi, mezunu, akademik ve idari tüm çalışanlarının oluşturduğu ODTÜ bileşenleri olarak bir aradayız.
Antidemokratik uygulamalar, rektörleri üniversitelerde tek karar merciine dönüştüren yasal düzenlemeler ve kampüslerdeki polis baskısı YÖK’ün kuruluşundan bu yana devam ediyor. Toplum yararına özgürce bilim, sanat üretmesi gereken üniversiteler, iktidarın akademiye müdahalesi ile kısıtlanıyor. Bu müdahaleler, akademisyenlerin tutuklanmasından, öğrenci kulüplerinin kapatılmasına kadar geniş bir alanı kapsıyor. AKP, üniversiteleri belli bir azınlığın hem ideolojik hem de ekonomik çıkar merkezi haline getirerek üniversitelerin özgür, özerk ve demokratik yapılarının yerine, sorgulamadan biat eden bir yapı inşa etmeye çalışıyor. Bütün bu politikaları gerçekleştirmek ve ses çıkaran bizleri parçalamak için her zaman yaptıkları gibi marjinalleştirme ve toplumdaki derin kutuplaşmayı körükleme çabalarına girişmişlerdir. Bunun en yakın örneği ise Boğaziçi’ndeki LGBTİ+ öğrencilere karşı adeta bir linç kampanyası yürütülerek bir nefret suçu işlenmesidir.
Toplamda on bir öğrenci şu anda tutuklu durumda, sayısız gözaltı ve ev hapsi ise hala devam ediyor. Bu baskı dönemini dayanışma ile aşacağımıza inanıyoruz. Tarihe yazılacak bu dönemde üniversiteler, baskılara baş eğmeyen ve üniversitelerini savunan öğrenciler, akademisyenler, mezunlar ve emekçiler sayesinde güçlenecek. Bizler üniversite kapılarına kelepçe vuran, akademisyenleri, öğrencileri, emekçileri ve adeta kendisi dışında herkesi terörist ilan eden bu işleyişi kabul etmiyoruz. Üniversitelerimizi savunuyoruz!
Tutuklanan bütün öğrenci dostlarımızın derhal serbest bırakılmasını, ev hapsi ve yurt dışı yasaklarının geri çekilmesini, polis baskısının son bulmasını talep ediyoruz. Barışçıl protesto herkesin hakkıdır. Bu süreçte kapatılan öğrenci topluluklarını kapatma kararlarının geri alınmasını, üniversitelerde öğrenci toplulukları üzerindeki baskıların son bulmasını, Cinsel Tacizi Önleme Birimleri, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi gibi araçların etkin bir şekilde kullanılmasını talep ediyoruz.
Rektörlük seçimlerinin demokratik bir şekilde üniversite bileşenlerinin katılımını sağlayacak şekilde geri getirilmesini ve üniversite yönetimlerinde öğrenciler, akademisyenler ve emekçilerin söz sahibi olmasını talep ediyoruz.
Üniversitelerimizi savunuyoruz!
ODTÜ Öğrencileri
Eğitim Sen ODTÜ İş Yeri Temsilciliği
ODTÜ Mezun Dernekleri Konseyi
Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği
